Çiğdem Eryılmaz, “Konuşma Bozukluklarının Çözümünde Tanı Hayati Önem Taşır”

Yeni Gün Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Dil ve Konuşma Terapisti Çiğdem Eryılmaz, konuşma bozukluklarının tedavisinin başarıya ulaşması için tanı koyulmasının önemine dikkat çekti.

Konuşma bozuklukları gün geçtikçe modern yöntemlerle daha kolay çözüme ulaşıyor. Bozukluğun çözümünü kolaylaştıran ilk aşama ise problemin kaynağını iyi tespit etmekten geçiyor. Yeni Gün Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi, Dil ve Konuşma Terapistleri’nden Çiğdem Eryılmaz çocuklarda görülen konuşma bozukluklarının temel özelliklerini anlatıyor ve konuşma bozukluklarının çözümünde tanı koymanın hayati önem taşıdığını vurguluyor.

Çocuğun var olan konuşması, yaşıtlarından ve beklenenden geride ya da gelişim açısından yavaş seyretmekte ise bunun ‘gecikmiş konuşma’ olarak tanımlandığını söyleyen Yeni Gün Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Dil ve Konuşma Terapisti Çiğdem Eryılmaz, gecikmiş konuşmanın hem derecesi hem de özellikleri açısından birçok farklı şekilde görülebileceğinden bahsediyor. Eryılmaz, anne-babanın çocuğu gözlemesi ve gecikme olduğunu düşündüğünde ise kesinlikle bir uzmana danışmasını öneriyor.

KONUŞMA BOZUKLUKLARI UYGUN DEĞERLENDİRMEDEN GEÇİRİLMELİ
Konuşma bozukluklarından birinin de Artikülasyon (sesletim) bozukluğu olduğundan bahseden Çiğdem Eryılmaz, “Sözcüklerin ifade edilmesinde görülen söyleyiş hataları bu gruba giriyor. En sık rastlanılan, bu gruptaki bozukluklardır. Çocuk, her kelimede ve durumda /r/ sesi yerine /y/ sesini kullanıyorsa sesletim sorunu var demektir. Uzman konuşma terapisti tarafından değerlendirildikten sonra oluşturulacak uygun tedavi yöntemi ile sorun çözülmektedir.” Diyor.

Yeni Gün Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Dil ve Konuşma Terapisti Çiğdem Eryılmaz, bireyin bazı ses ve sözcükleri tekrar etme, uzatarak söyleme ya da kelimeler arasındaki duraklamalar şeklinde görülen, konuşmanın akıcılık bozukluğu (Kekemelik-hızlı bozuk konuşma) problemi olan insanların toplum için birçok zorlukla karşılaştığından bahsetti. Hızlı bozuk konuşma da tıpkı kekemelik gibi bir akıcı konuşma bozukluğu olduğunu söyleyen Eryılmaz, kekemelik sorununun kontrol altına alınması konuşma terapisi ve Uygun değerlendirme ile sorunun çözüldüğünü söyledi.

Bir diğer konuşma bozukluğu olan Afazinin genelde beyin kanaması sonrası gelişen bir hasar sonucu kişinin konuşma, konuşulanı anlama, okuma ve yazma gibi dil becerilerinde bozuklukların meydana gelmesi durumu olduğundan bahseden Eryılmaz, “Biz kurumumuzda; gecikmiş dil bozuklukları, akıcılık bozuklukları, sesletim ve edimsel dil bozukluklarını değerlendirerek uygun terapi programı hazırlamaktayız” diye aktardı. Yeni Gün Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Dil ve Konuşma Terapisti Çiğdem ERYILMAZ; bu süreçte öğrenci, veli ve terapist arasındaki uyum ile tüm bu bozuklukların düzeltilebileceğine dikkat çekti.